Öfke duygularınızı kontrol etmekte zorlanıyorsanız, öfke yönetimi için Hipnoz ve Bilişsel Davranışçı Terapi, kontrolü geri almanıza yardımcı olabilir. Duygularınıza körü körüne tepki vermekten vazgeçip kendinizi sakin, kontrollü ve olumlu bir şekilde ifade etmeyi başarabilirsiniz. Terapi desteği size zihninizi öfke kontrolü konusunda eğitmeyi öğreterek, bu istenmeyen tepkisel davranış döngüsünde sıkışıp kalmanızı sağlayan bilinç dışı inançlarınızı ve bilinçaltı engellerinizi ortadan kaldırmanıza yardımcı olabilir. Hipnoterapi ile bilinç dışı unsurları ele alırken, Bilişsel Davranışçı yaklaşım da öfke kontrolü mekanizmalarınızı bilişsel ve davranışsal boyutta yeniden çerçevelemenize yardımcı olur.
İçindekiler
Öfke Nedir?
Öfke, günlük hayatta karşılaşılan herhangi bir duruma, olaya veya kişiye yönelik bir rahatsızlık hissi, haksızlık hissi, hoşnutsuzluk veya engellenme hissi gibi bazı negatif duygusal tepkilerle kendini gösteren bir duygu durumudur. Bu tepkiler genellikle kişisel alanın ihlal edilmesi, hakarete uğrama, haksızlık, hayal kırıklığı, tehdit algısı veya güçsüzlük hissi gibi bazı durumlar sonucunda ortaya çıkar.
Öfkeyi Anlamak ve Öfke Kontrolü
Tüm duygular gibi, -ölçülü olması kaydıyla- öfke duygusunun da faydaları vardır. Öfke genellikle üzüntü, korku, yalnızlık veya yas gibi diğer duygulara ikincil bir tepkidir. Biri bizi korkutan bir şey yaptığında ne sıklıkla öfke yaşıyoruz? Örneğin; birisinin tehlikeli bir şekilde araç kullandığını gördüğümüzde veya trafikte yola fırlayan bir yaya veya hatalı bir manevra yapan bir araç gördüğümüzde ilk tepkimiz sık sık onlara bağırmak olabiliyor.
Üzgün olduğumuzda, kırgın olduğumuzda ya da hayatımızdaki biri artık bizimle olmadığı için öfkeli hissedebiliriz. Ancak öfkenizin sık sık hiddet ve şiddete dönüştüğünü görüyorsanız, işte o zaman öfke yönetimi problemi, mutlaka ele alınması gereken bir konudur.
Öfke Problemi ve Olası Sebepleri
Öfke kontrolü sorunu yaşamanızın birçok farklı nedeni olabilir. Hayatınız stresli olabilir ve bu stresle başa çıkmanın işlevsel olmayan yollarını öğrenmiş olabilirsiniz.
- Yaşam şartlarını kontrol edemediğiniz zamanlarda öfkelenen ve endişelenen bir insansanız;
- Hayatınızda henüz çözümlenmemiş bazı çatışmalar varsa ve onlarla gerçekten yüzleşmekten hep kaçınmışsanız;
- Olumsuz duygularınızı ifade etmenize asla izin verilmediği bir çocukluk dönemi geçirdiyseniz,
…günlük hayatınızda bazı durumlarda sabırsızlığa ve öfke patlamalarına eğilimli olmanız muhtemeldir.
Öfke, genellikle sizi korumak için bir amaca hizmet eder. İncinmiş, haksızlığa uğramış, korkmuş ya da kendinizi tehdit altında hissetmiş olmanın ürünü olabildiği gibi bunların kombinasyonunun bir ürünü de olabilir. Bir uzman klinik psikolog ve hipnoterapist ile çalışmak, öfkenizi işlevsel bir şekilde yönetmenize ve öfke ile nasıl başa çıkacağınızın bilişsel, davranışçı ve bilinç dışı yollarını keşfetmenize yardımcı olacaktır.
Öfke problemi hayatın her alanında değil de sadece eşler arasında olan bir sorun ise; terapi sürecinize “çift danışmanlığı” da entegre etmeyi düşünebilirsiniz. Bütüncül yaklaşımlı bir destek süreci, özellikle birbirinizle daha iyi iletişim kurmanıza; duygusal ihtiyaçlarınızı daha sağlıklı bir şekilde karşılama yolları bulmanıza; öfke ve diğer huzursuzluklarla başa çıkma stratejilerini bünyenize entegre etme konusunda daha iyi yardımcı olabilir.
Öfkenizden Kurtulmaya Çalışmak Sorunun Bir Parçası Olabilir
Çoğu insan sinirli, gergin veya üzgün hissetmekten hoşlanmaz. Küçükken bize “öfke” duygusunun kötü ve yanlış olduğu öğretilmiş olabilir. Hatta bu duygunun göz ardı edilmesi gerektiği, kötü bir şey olduğu, yüzümüze her şartta her zaman mutlu bir ifade koymamız gerektiği öğretilir. Eğer öfke hissinden bu anlamda tamamen kurtulmaya çalışıyorsanız, bu da problemin bir parçası olabilir. Çünkü öfke “kötü” bir duygu değildir. Öfke, sadece öfkedir… bu kadar.
Öfkeyi bilinçaltınızda “kötü” olarak etiketlediğinizde, bu duygu “hissetmenin yanlış olduğuna inandığınız bir şey” haline gelir. Bu nedenle de hissetmenizin aslında gayet normal olduğu durumlarda bile kendinizi sinirlenmemiş gibi davranmaya zorluyor olabilirsiniz ya da görmezden gelmek için bastırıyor olabilirsiniz.
Bu alışkanlık nadiren işe yarar, çünkü öfke sizin içinizde kalır. Onu artık serbest bırakmanız gereken o son noktaya gelene kadar öfke içinizde büyür, büyür ve adeta iltihaplanır. O nihai zaman gelene kadar kızgınlığınızı şiddet, hiddet, köpürme, bağırıp çağırma veya bazı diğer agresif davranışlar gibi işlevsel olmayan şekillerde ifade edersiniz. Öfke kontrolü, hepimizin ustalaşması gereken bir yetidir.
Herkesi Memnun Etmeye Çalışan İnsanlardan mısınız?
“Hayır” demekte zorlanan, sınırları belirlemekte veya aklınızdakileri ifade etmekte zorlanan biriyseniz, bu durum öfke patlamalarına neden olabilir. Aklınızdan geçenleri, ne istediğinizi veya ne istemediğinizi mantıklı, rasyonel bir şekilde söyleyemiyorsanız, bu sadece duygularınızı bastırmanın başka bir şeklidir. Sorun aslında öfke değildir. Sinirlendiğinizde veya kızgın hissettiğinizde bu aslında çözümlenmemiş bir şeyler olduğunu ve bu şeyin ele alınarak çözümlenmesi gerektiğine işaret eder. Sorunu ele alıp çözümlemek yerine halının altına süpürürseniz, o durumla ilgili çözümlenmemiş duygularınız eninde sonunda öfkeye dönüşecektir.
Pasif Agresif Öfke
Sinirlenmek veya üzülmek illa öfke ve saldırganlık gerektirmez ama öfkeyi pasif-agresif yöntemlerle ifade etmek de kişiye eşit derecede zarar verebilir. Örneğin, tamamen ölüm sessizliğine bürünüp karşınızdakini yok sayan bir tavra bürünmek ya da küçümser bir şekilde iğnelemek, alay etmek, dalga geçmek… Sorun eşler arasındaysa partneri cinsellikten mahrum bırakarak cezalandırma girişimi gibi pasif-agresif yöntemler… Bunlar da aslında sorunu halının altına süpürerek duyguları bastırmanın işlevsel olmayan yolları. Bu tür yöntemler de eninde sonunda öfke kontrolü problemine yol açar.
Öfkenizi yönetmenin anahtarı olaya tepki vermemek değil, öfkenin kendisine tepki vermemektir. İçinizde bir çaresizlik veya öfke veya kızgınlık veya hınç hissi elbette doğabilir, ancak bu sizin bir “öfkeli biri” olduğunuz anlamına gelmez. Zihninizi eğitmek olaylara körü körüne tepki verip öfkenin kölesi olmak yerine, duygularınızı belli bir mesafeden bir dış göz ile gözlemleyebilmeyi öğrenmenizi sağlar.
BDT ve HİPNOZ Yardımıyla Öfkenizi Uygun Bir Şekilde İfade Etmeyi Öğrenebilirsiniz
Problem sinirlenmek, üzgün veya kızgın hissetmek değildir. Her insan bu duyguları hissedebilir. Önemli olan duygu ve hislerinizi karşınızdakine aktarırken “öfke nöbetleri” yerine “saygılı ve işlevsel bir şekilde” ifade etmeyi, hem bilinçli zihnin hem de bilinçaltının öğrenip içselleştirmesidir. Öfke kontrolü konusunda uzmanlaştığınızda, beklenti ve ihtiyaçlarınızın karşılanma olasılığı daha yüksek olur. Hipnoz seansları ve Bilişsel Davranışçı Terapi yaklaşımıyla yapılan bütüncül bir terapi yaklaşımı bilinç ve bilinçaltı düzeyde değişim yaratarak çatışmalar ve başkalarıyla iletişiminiz konusunda daha olumlu ve rasyonel olmanıza yardımcı olur.
Sizi çatışma yönetimi sırasında sakin ve uyumlu olmaktan alıkoyan tüm bilinç dışı inançlarınızı ve otomatik davranışlarınızı ele alarak istenmeyen zihinsel otomatik tepkileri değiştirmenize, kontrolü kendi elinize almanıza yardımcı olur.
Psikoterapi süreci, öfke duygularının ne zaman ortaya çıktığını anlamanıza yardımcı olurken, öfke baş gösterdiğinde bu duyguları nasıl yöneteceğinizi ve en uygun tepkileri nasıl vereceğinizi öğrenmenize de yardımcı olur. İstek, duygu ve düşüncelerinizi başkalarına daha işlevsel bir şekilde ifade etmeyi öğrenebilir, bilinçaltınıza yeni bir davranış kalıbı entegre ederek duygularınızın kontrolünü tekrar kendi elinize alabilirsiniz.
Öfke Yönetimi, Öğrenebileceğiniz Bir Yetidir
Unutmayın ki geçmişteki bir olumsuz hatırayı zihinden silmeye yarayan sihirli bir değnek yoktur. Ancak kişinin bu geçmiş incinmelere duyarlılığını azaltabilecek yöntem ve teknikler vardır. Hipnoz da bunlardan biridir. İyi bir hipnoterapist desteği, kişinin sorunları verimli bir şekilde ele alma becerisini arttırarak işlevsel olmayan tepkileri azaltmasına yardımcı olabiliri. Amaç öfkenin “silinmesi” değil, kişinin öfkeyle başa çıkma kabiliyetini arttırmaktır.
Öfkenizi dışarıdan gözlemleyerek bu duyguya köle olmak yerine onu işlevsel bir şekilde yönetmeyi öğrenebilirsiniz. EFT (duygusal özgürleşme tekniği) gibi “kendi kendine yardım” yöntemleri de öfke ile başa çıkmanıza yardımcı olabilir. Sebepsiz yere kendinizi kaybedip sevdiklerinize karşı öfke patlamaları yaşıyorsanız, Hipnoz ve BDT içeren bütüncül yaklaşımlı bir psikoterapi süreci, öfke yönetimi için etkili bir çözüm sunar. Daha sakin, daha güvenli bir insan olmanıza yardımcı olmak için bu konuda terapi almak isterseniz irtibata geçmekten çekinmeyin.
Sık Sorulan Sorular
Öfke ile ilgili kısa sorular ve cevaplar
Öfke, haksızlık hissi, hoşnutsuzluk, rahatsızlık veya engellenme hissi gibi bazı negatif duygusal tepkilerle karakterize olan bir duygu durumudur. Genellikle kişisel alanın ihlal edilmesi, hakaret, haksızlık, hayal kırıklığı veya tehdit algısı gibi durumlar öfkeye neden olabilir.
Öfke, genellikle bireylerin kendilerini savunma, sınırlarını belirleme, haksızlığa tepki gösterme veya engellenme durumlarına karşı bir reaksiyon olarak ortaya çıkabilir. Kişisel beklentilerin, isteklerin veya ihtiyaçların karşılanmaması da öfkeye neden olabilmektedir.
Öfke fiziksel olarak kalp atışlarının hızlanması, yüz kızarması, kas gerginliği, terleme, nefes alışverişinin hızlanması, baş ağrısı, mide rahatsızlıkları gibi bazı belirtilerle kendini gösterebilir.
Öfkeyi kontrol etmek için nefes egzersizleri, duygusal ifade ve duygusal farkındalık çalışmaları, rahatlatıcı aktiviteler, pozitif düşünce stratejileri ve öfke yönetimi teknikleri gibi stratejiler etkili olabilir. Bu konuda bir klinik psikologdan Bilişsel Davranışçı Terapi (BDT) desteği almak çok faydalı olur.
Öfke yönetimi, sağlıklı ilişkiler kurmak, verimliliği artırmak, yaşam kalitesini iyileştirmek ve sağlıklı bir zihinsel durumda kalmak için oldukça önemlidir. Kontrolsüz öfke ifadesi, saldırganlık, öfke patlamaları ilişkileri zayıflatabilir ve hatta fiziksel sağlık problemlerine de yol açabilir.
Öfke kontrolü konusunda zorluk yaşanıyorsa, özellikle ilişkiler veya günlük yaşamı olumsuz etkiliyorsa, bir klinik psikologdan yardım almak önemlidir. Profesyonel destek almak, öfke yönetiminde etkili stratejiler geliştirmeye ve duygusal dengeyi sağlamaya yardımcı olur.
Öfke, stres ve anksiyete birbirini etkileyen duygusal tepkilerdir. Yüksek stres düzeyleri öfkeye yol açabilir. Öfke de stresi artırabilir. Aynı şekilde, kronik stres ve yüksek öfke düzeyi, anksiyete bozukluklarına zemin hazırlayabilir. Öfke yönetimi ve stres azaltma teknikleri, bu duygusal tepkileri dengelemeye yardımcı olabilir.