Elinizden gelenin en iyisini yapmayı istemeniz anlaşılabilir ve iyi bir şeydir. Ancak çok başarılı olmakla mükemmeliyetçi olmak arasında büyük fark vardır. Başarılı olmak isteyen kişiler ellerinden gelenin en iyisini yapma motivasyonu taşırken, mükemmeliyetçiler genellikle korku ve yetersizlik duygularıyla motive olurlar. Elbette her insan başarılı olmayı ister. Ancak hedeflere ulaşmak için mükemmeliyetçi olmak şart değildir.
Her şeyde kusursuzluk arayan insanlar, yaptıkları şey mükemmel olmadığı sürece bir değeri olmadığına inanırlar. Mükemmeliyetçi kişiler öğrendiklerinden, gelişimlerinden veya çabalarından gurur duymak yerine, kendilerini sürekli olarak başkalarıyla kıyaslayarak kusursuzluğa odaklanırlar. Bu tutum kişi için çok yorucu ve yıpratıcı olabilir. Bu makalede, mükemmeliyetçiliğin ne olduğunu, nasıl yönetilebileceğini ve sağlıklı bir mükemmeliyetçilik anlayışının kişisel ve profesyonel gelişime nasıl katkıda bulunabileceğini detaylı bir şekilde ele alıyoruz.
İçindekiler
Mükemmeliyetçilik Nedir?
Mükemmeliyetçilik, kişinin kendi performansı, görünüşü veya yaptığı işlerde kusursuzluk arayışı içinde olmasıdır. En yüksek performans standartlarına ulaşma arzusu, kişinin kendi performansını aşırı eleştirel değerlendirmesine neden olur. Mükemmeliyetçi kişiler hem kendileri hem de çevresindekiler ve yaşadığı olaylarla ilgili aşırı derecede yüksek standartlar belirlerler. Bu yüksek standartlara erişebilme konusunda ise yoğun bir endişe yaşarlar.
Mükemmel olma takıntısı olan kişiler sadece kendilerinden değil, çevresindekilerinden de kusursuzluk beklerler. Bu tür bir beklenti bazı durumlarda olumlu motivasyon kaynağı olabilse de birçok kişi için aslında ruh sağlığına olumsuz etkileri olan bir kişilik özelliğidir. Ancak, bu mükemmellik arayışı her zaman olumsuz sonuçlar doğurmak zorunda değildir. Doğru şekilde yönetildiğinde, yüksek başarılar elde etme konusunda harika sonuçlar elde etmenizi de sağlayabilir.
Mükemmeliyetçi bireyler, mükemmele ulaşmaları gerektiğine inanırlar. Mükemmelden azını tatmin edici bulmazlar. Seçici olarak standartlarının karşılanmadığına dair kanıtlar bulmaya odaklanırlar.
Mükemmeliyetçi özelliklere sahip insanlar istedikleri sonuçlara ulaşsalar bile tatmin olamazlar. Eğer gerçekten mükemmel olsalardı, hedeflerine ulaşmak için bu kadar çok çalışmak zorunda kalmayacaklarını düşünürler. Bazı insanın bu mükemmeliyetçi tutumunun altında aslında suçlanma, yargılanma veya utanç duygusundan korunma için bir kalkan olarak kullanır.
Mükemmeliyetçilik Soyut Bir Kavramdır
Mükemmeliyetçiler son derece seçici davranarak, her şeyin kusursuz olmasını sağlama konusunda aşırı titiz olabilirler. Oysa mükemmeliyetçilik aslında soyut bir kavramdır. Gerçekte mükemmellik diye bir şey yoktur.
Türkçemizdeki “mükemmel” kelimesi İngilizcede aslında bağlamına göre iki farklı ifadeyle temsil ediliyor: “Perfect” ve “Excellent”. Bu iki kavram aslında birbirinden farklıdır.
“Perfect” kelimesi, Türkçe’ye “mükemmel” olarak çevrilebilir. Bir şeyin kusursuz, hatasız veya eksiklikten tamamen uzak olduğuna işaret eder. Söz konusu olan şeyin ideal, tam olarak istenildiği gibi, veya teorik olarak “mümkün olan en iyi durumda” olduğu anlamına gelir. Örneğin, bir sınavdan alınan tam puan veya kusursuz bir performans, “perfect” olarak nitelendirilebilir.
“Excellent” kelimesi ise aslında “mükemmel” değil, “harika” veya “çok iyi” anlamına gelir. Bir şeyin çok yüksek bir kaliteye sahip olduğunu, ancak mutlaka kusursuz olması gerekmediği anlamını taşır. Yani, “excellent” kelimesi bir şeyin beklentileri aştığını, üstün kalite veya performansa sahip olduğunu, ancak mutlaka “perfect”, yani “mükemmel” olmasına gerek olmadığını ifade eder.
Özetle, “perfect” ve “excellent” arasındaki en temel fark, “perfect” teriminin bir şeyin mutlak kusursuzluğuna, “excellent” teriminin ise çok yüksek standartta ancak mutlaka kusursuz olmayan bir kaliteye işaret etmesidir.
Türkçe’de bu ayrım, kelimelerin kullanıldığı bağlama ve kişinin subjektif değerlendirmesine göre değişiklik gösterebilir. Ancak genel olarak “mükemmel” kelimesi “perfect” için kullanılırken, “harika” veya “çok iyi” kelimeleri ise “excellent” için kullanılır. İnsanoğlunun mükemmel olmasına imkan yoktur. Ancak en iyi versiyonumuz olmak için gayret göstererek “harika” olabiliriz, öyle değil mi?
Mükemmeliyetçilik Neden Olur?
Mükemmeliyetçi bir kişiliğe sahip olmanın birden fazla sebebi olabilir. Aşırı mükemmeliyetçilik tutumu genellikle başarısızlık korkusu, değersizlik duygusu, düşük öz saygı ve olumsuz çocukluk deneyimlerinden kaynaklanır.
Mükemmeliyetçilik genellikle koşullu sevgiye dayalı bir ortamda büyümeye verilen bir tepkidir. Belki de ebeveynleriniz küçük başarılarınızı takdir etmezken, sadece bir başarı gösterdiğinizde veya onların gözünde “mükemmel” davrandığınızda ilgi ve takdir gördünüz. Belki kendileri de çok hedef odaklıydılar ve evde başarıya büyük önem veriliyordu. Çocuklar, gördüklerini modelleme eğilimindedir.
Bazı ebeveynler maalesef çocuklarını her alanda başarılı olmaya zorlayabiliyor. Bu tür bir ortamda büyüyen biri, mükemmel olmayan bir sonucu yeterince iyi olarak kabul etmekte zorluk yaşayabilir. Mükemmeliyetçi davranışlar sergileyen veya çocuklarının çabaları mükemmellikle sonuçlanmadığında yetersizlik duyguları aşılayan bir ebeveyne sahip olmak, mükemmeliyetçiliğin sebeplerinden belki de en önemlisidir.
Yüksek başarılarla dolu bir geçmişe sahip olan insanlar da bazen önceki başarılarını sürdürme konusunda üzerlerinde çok büyük bir baskı hissedebilirler. Bu da çoğu zaman mükemmeliyetçi davranışlara yönelmelerine neden olur. Başarılarından dolayı sıklıkla övülen çocuklar, yaş aldıkça başarmaya devam etme konusunda baskı altında hissedebilirler. Bu da mükemmeliyetçilik eğilimlerine neden olabilir.
Aşağıdakilerle sınırlı olmamak üzere, mükemmeliyetçiliğin başlıca nedenlerini şu şekilde sıralayabiliriz:
- Başkaları tarafından yargılanma veya onaylanmama korkusu
- Gerçekçi olmayan yüksek beklentilere sahip ebeveynlere sahip olmak gibi erken çocukluk deneyimleri
- Obsesif kompulsif bozukluk (OKB) gibi mükemmeliyetçi eğilimlerle ilişkili bir zihinsel sağlık durumuna sahip olmak
- Zayıf benlik saygısı ve özgüven eksikliği
- Yetersizlik duyguları
- Kontrol ihtiyacı
- Kişisel değerinizi başarılara bağlamak
- Toplumsal ve kültürel beklentilere verilen aşırı önem.
Günlük hayatınızda aşırı mükemmeliyetçi bir tutum içinde olduğunuzu düşünüyorsanız, bu davranış ve alışkanlıkları değiştirebileceğinizi bilin. Terapi desteği alarak hedefleriniz ve standartlarınız hakkında daha sağlıklı tutumlar sergilemeyi öğrenmeniz mümkündür.
Mükemmeliyetçilik Belirtileri
Mükemmeliyetçi kişiliğiniz günlük yaşamınızda işlevselliğinizi bozmuyorsa, sorun değildir. Ancak aşağıdaki mükemmeliyetçilik belirtilerinin bir çoğuna sahipseniz, destek almayı düşünebilirsiniz.
İşte bazı mükemmeliyetçilik belirtileri:
- Hata yapma korkusuyla sürekli bir kaygı hissi
- Başkalarının beklentilerini karşılayamama konusunda aşırı endişe
- Yaptığı küçük hataları bile kabul edememe
- Sürekli eleştirel bir iç diyalog
- Başarıları küçümseme veya yetersiz gösterme
- Karar vermede zorluk
- Sürekli tereddüt hali
- Prokrastinasyon (erteleme davranışı)
- Aşırı kontrol ihtiyacı hissetme
- Esnek olmayan, katı hedefler belirleme
- Başarısızlık veya eleştiri halinde aşırı üzüntü
- Kendini sürekli olarak başkalarıyla kıyaslama
- Gerçekçi olmayan yüksek standartlar belirleme ve bunlara ulaşamayınca aşırı hayal kırıklığı hissi
Mükemmeliyetçiliğin Zararları
Durumları veya insanları kontrol etme girişimine yol açan bu durum birçok kişi için çok yorucu olabilir. Kişilerarası ilişkilere zarar verebilir. Aynı zamanda yüksek düzeyde strese de sebep olur.
Aşırı mükemmeliyetçiliğin neden olduğu stres, ileride anksiyete bozuklukları, başarısızlık korkusu, değersizlik duygusu, düşük özgüven, yeme bozuklukları, topluluk önünde konuşma kaygısı, öz saygı problemleri, obsesif kompulsif bozukluk, uyku bozuklukları, depresyon gibi bazı psikolojik sorunlara yol açabilir.
Araştırmalar, OKB ve sosyal fobi ile ilişkili bireylerin mükemmeliyetçilik eğiliminin daha yüksek olduğunu ve bu durumun OKB ve sosyal fobi geliştirmede ve sürdürmede önemli rol oynadığını gösteriyor.
Sağlıksız bir mükemmeliyetçilik, hedeflerinize ulaşmanızı da zorlaştırabilir. Mükemmellik çabası; erteleme, zorluklardan kaçınma eğilimi, “ya hep ya hiç” düşüncesi, toksik karşılaştırmalar ve yaratıcılık eksikliği gibi olumsuz sonuçlara da yol açar.
Aşırı mükemmeliyetçi kişiler aslında başarıyı arzularken, başarısızlıktan kaçınmaya odaklanırlar. Koşulsuz sevgiye inanmazlar. Başkalarının sevgi ve onayının, kusursuz performansa bağlı olduğunu düşünürler. Sevilmek için mükemmel olmaları gerektiğini düşünürler. Mükemmellik diye bir şey olmadığı için, nafile bir “kusursuz olma çabası” ile kendilerini paralarlar. Kendileri ve diğerleri için gerçekçi olmayan yüksek beklentiler belirlerler. Hata bulma konusunda çok ustadırlar. Başarısızlık korkusundan dolayı her şeyi erteleme eğilimindedirler. İltifatları umursamazlar. Hem kendilerinin hem başkalarının başarılarını taktir etmeyi unuturlar.
Mükemmeliyetçilik, kişinin karar verme sürecini de zorlaştırabilir. Mükemmel sonucu garantileyememe korkusu, bireyin karar almaktan kaçınmasına ve karar vermek için gereğinden fazla zaman harcamasına neden olur. Bu da prokrastinasyon olarak da bilinen erteleme hastalığı gibi sorunlara sebep olarak kişisel hedeflere ulaşmayı zorlaştırabilir.
Sağlıklı Mükemmeliyetçilik Nasıl Olur?
Mükemmeliyetçilik çoğu zaman olumsuz bir nitelik olarak değerlendirilir. Ancak, bu özellik doğru şekilde yönlendirildiğinde, faydalı bir özellik haline gelebilir. Mükemmeliyetçiliğin sağladığı yüksek standartlar ve hedefler, kişinin potansiyelini en üst düzeyde kullanmasına, harika işler başarmasına ve sürekli olarak kendini geliştirmesine olanak tanır. Mükemmeliyetçilik tedavisi için faydalı olan bir ilaç yoktur. Ancak Bilişsel Davranışçı Terapi veya Hipnoterapi gibi bazı terapi yaklaşımlarıyla mükemmeliyetçiliği işlevsel bir özellik haline getirmek mümkündür. Bu süreçte esas olan, mükemmeliyetçiliği sağlıklı bir biçimde yönetebilmek, gerçekçi hedefler belirlemek ve başarıya ulaşmanın yanı sıra sürecin de keyfini çıkarabilmektir.
Kişinin kendisine ve başkalarına karşı gerçekçi beklentiler içinde olması, mükemmeliyetçiliğin olumlu yönlerinden faydalanırken olası olumsuz etkilerini de minimize eder. Dolayısıyla, bu özellik bir denge ve öz-farkındalık meselesi olarak ele alındığında, kişisel ve profesyonel gelişimin itici gücü olabilir.
Mükemmeliyetçiliğin Üstesinden Gelmenin 12 Yolu
Mükemmeliyetçiliğin üstesinden nasıl gelineceğini öğrenmek, onun neden olduğu bazı sorunların üstesinden gelmenize de yardımcı olur. Sağlıklı mükemmeliyetçiliğin faydalarını görmek için atabileceğiniz bazı adımlar vardır:
- Gerçekçi Hedefler Belirleyin
Kendinize ulaşılabilir, net ve ölçülebilir hedefler koyun. Bu hedefler, mevcut yetenek, donanım ve becerilerinize paralel olarak belirlenmiş gerçekçi hedefler olmalıdır.
- Esnek Olun
Planladığınız şeylerin her zaman beklediğiniz gibi gitmeyebileceğini kabul edin. Esnek olmak, hayatta karşılaşabileceğiniz engellere karşı daha dayanıklı olmanızı sağlar.
- Kendinize Hata Yapmak İçin İzin Verin
Hata yapmak, insan olmanın bir parçasıdır. Kendinizi hatalarınız suçlamayın. Onları bir öğrenme fırsatı olarak görün. Kendinize karşı nazik ve anlayışlı olun.
- Sürecin Keyfini Çıkarın
Hedeflerinize ulaşma yolculuğunuzda sonuca odaklanmak yerine, sürecin kendisinden keyif almayı öğrenin. Bu tutum, motivasyonunuzu ve yaşam tatmininizi artıracaktır.
- Kendinizi Başkalarıyla Karşılaştırmayı Bırakın
Kendinizi başkalarıyla kıyaslamak, özgüveninizi ve motivasyonunuzu olumsuz etkiler. Başkalarını boş verin. Sadece kendi gelişiminize ve kendi başarılarınıza odaklanın.
- İyi Yeterlidir Anlayışını Benimseyin
Her şeyin mükemmel olmasını beklemek yerine, “iyi, yeterlidir” yaklaşımını benimseyin. Bu tutum, üzerinizdeki baskıyı azaltacaktır.
- Başarı Tanımınızı Genişletin
Başarıyı sadece sonuçlara göre değil, aynı zamanda öğrenme, büyüme ve kişisel gelişim açısından da değerlendirin.
- Bir Terapistten Destek Alın
Zorlandığınızda bir uzman desteği almaktan çekinmeyin. Profesyonel yardım almak, sorunlarla baş etme becerilerinizi geliştirerek bir perspektif kazanmanıza ve hedefe yönelik stratejiler geliştirmenize yardımcı olur.
- Zamanınızı doğru yönetin
Etkili zaman yönetimi teknikleri öğrenmek, stresinizi azaltmanıza ve verimliliğinizi artırmanıza yardımcı olur. Pomodoro tekniği uygulamayı deneyebilirsiniz. Zamanınızı ve enerjinizi doğru yönetmeyi öğrenmeniz gerek. Size en çok değer katan faaliyetlere öncelik verin. Doğru bir planlama, hedeflere ulaşma yolculuğunuzda sizi rahatlatarak dengeli bir yaşam sürdürmenize yardımcı olur.
- Kendi zevklerinize de zaman ayırın
Hobilerinize zaman ayırmak, dinlenmek, yeri geldiğinde eğlenmek de stresle başa çıkmanın yollarındandır. Uzun vadeli başarı için ihtiyaç duyduğunuz enerjiyi korumanın en iyi yollarından biri, boş zamanlarınızı hoşunuza giden aktivitelerle değerlendirmektir.
- Ertelemeyle mücadele edin
Bunu söylemek yapmaktan daha kolaydır; ancak ertelediğiniz projeye küçük, kusurlu bir başlangıç yapmaya çalışın. Herhangi bir hedef için yola koyulduğunuzda, ilk denemenizin veya ilk taslağınızın çok iyi olması gerekmiyor. Daha sonra her zaman geliştirebilirsiniz. Başlamak, bitirmenin yarısıdır. Yeterince iyi olmayan ama tamamlanmış bir girişim, hayalinizde olan ama asla tamamlanamayan mükemmel bir girişimden daha iyidir.
- Sosyal medyaya dikkat edin
Sosyal medya, diğer insanların mükemmel hayatlar sürdüğü imajını destekleyerek kendinizi yetersiz hissetmenize neden olabilir. Bu tuzağa karşı dikkatli olun. Sosyal medya gönderilerinin özenle seçildiğini unutmayın! Sosyal medyanın “mükemmel olma” ihtiyacı hissetmenize neden olduğunu düşünüyorsanız, sosyal medya kullanımınızı sınırlamayı, dijital detoks yapmayı ve hatta sosyal medya uygulamalarınızı silmeyi düşünün.
Sık Sorulan Sorular
Hata yapma korkusu, başkalarının beklentilerini karşılayamama endişesi, küçük hataları kabul edememe, sürekli eleştirel bir iç diyalog, başarıları küçümseme ve karar vermede zorluk gibi belirtiler, mükemmeliyetçiliğe işaret edebilir.
Gerçekçi hedefler belirlemek, esnek olmak, kendinize hata yapmak için izin vermek, mükemmeliyetçilikle başa çıkmanın ilk adımıdır. Kendinizi eleştirmeyi durdurup sürecin keyfini çıkarın. Kendinizi başkalarıyla kıyaslamayı bırakın. “Elimden geleni yapmam yeterli” anlayışını benimseyin ve gerekiyorsa profesyonel yardım almaktan çekinmeyin.
Mükemmeliyetçilik, genellikle çocukluk döneminde ebeveynlerin ve yetiştirilme tarzının etkisiyle şekillenir. Ayrıca, başarısızlık korkusu, yetersizlik duyguları ve düşük öz saygı gibi bireysel faktörler de mükemmeliyetçiliği tetikleyebilir.
Aşırı mükemmeliyetçilik, öz saygı üzerinde olumsuz bir etkiye sahip olabilir, çünkü bireyler kendilerini sürekli olarak yüksek ve genellikle ulaşılamaz standartlara göre değerlendirirler. Bu, kendilerini yetersiz hissetmelerine ve öz değerlerini dışarıdan onay ve başarılara bağlamalarına neden olabilir.