Hipnoterapi ve hipnoz; psikoloji, tıp ve kişisel gelişim alanlarında sıkça karşımıza çıkan iki önemli kavramdır. Bu kavramlar sıklıkla birbirinin yerine kullanılsa da aslında farklı anlamları vardır. Hipnoterapi, hipnozun terapötik amaçlarla kullanıldığı bir tedavi sürecidir. Hipnoz ise tedavinin kendisi değil, tedavide kullanılan bir araçtır. Her ikisi de bilinç ve bilinçaltı arasındaki etkileşimi ve bu etkileşimin terapötik potansiyelini vurgular.
İçindekiler
Hipnoterapi Tedavisi
Hipnozun tedavi amacıyla kullanılmasına hipnoterapi denir. ‘Terapi’, ‘tedavi’ demektir. Hipnoz tedavisi anlamına gelen hipnoterapi, kişinin bilinçaltındaki düşünce ve duygusal kalıplara erişimini kolaylaştıran psikoterapötik bir tedavi yöntemdir.
Bu terapötik yolculuk sırasında, bireyler genellikle derin bir gevşeme halinde olur. Hipnoterapi tedavisi kişinin bilinç dışındaki derin duygusal düğümleri çözmesine ve problemin geçmişte yaşananlarla ilişkilendirdiği duygu ve olaylara farklı bir bakış açısıyla yaklaşmasına olanak tanır. Literatürde yer alan hipnoterapi ile ilgili bilimsel araştırma makaleleri, yöntemin faydalarını desteklemektedir.
Hipnoterapi Ne İşe Yarar?
Hipnoterapi, istenmeyen alışkanlıkları değiştirmek, korku ve fobilerle başa çıkmak, stresi azaltmak, kaygıları yönetmek, özgüveni artırmak ve performans geliştirme gibi birçok konuda kullanılabilir. Bazı konularda birincil yöntem olarak kullanılabilirken bazı konularda ise tamamlayıcı terapi niteliğindedir.
Öğrenilmiş olan bazı işlevsel olmayan kayıtlar, hayatımızda aldığımız bir çok kararın, bir çok davranışımızın ve seçimlerimizin sebebidir. Terapötik hipnoterapi geçmişteki bazı üzücü deneyimlerin, günlük hayatımızdaki olumsuz etkilerini gidermeye yardımcı olur. Alışkanlıklarımızı yönlendiren inançlarımızı keşfederek davranış değişikliği oluşturmamıza yardımcı olur .
Bilinçaltımıza, fiziksel veya duygusal bir tetikleyiciye nasıl tepki vermesini tercih ettiğimizi söyleyebiliriz. Hipnoterapi, bunu başarabilmemiz için bilinçaltı kayıtlarımızı yeniden çerçevelememize yardımcı olan bir yöntemdir.
Hipnoterapi Hangi Durumlarda Yapılır?
Hipnoterapinin potansiyeli oldukça geniştir. Psikoloji ve ruh sağlığı alanında, bağımlılıkların tedavisinde, performans iyileştirmede ve kişisel gelişim alanı da dahil birçok alanda etkilidir. Özellikle fobiler, anksiyete tedavisi gibi bir çok alanda fayda sağlayabilmektedir. Hipnoterapi tedavisi, stres ve kaygı bozuklukları gibi bazı psikolojik sorunlarla başa çıkmak için de oldukça etkili bir tamamlayıcı yöntemdir. Aynı zamanda, hafif ve orta düzey depresyon, travma sonrası stres bozukluğu ve uçak korkusu gibi durumlar için de başarıyla kullanılabilmektedir.
Hipnoterapinin kullanım alanları çok geniştir. Aşağıdaki alanlarla sınırlı olmamak kaydıyla bir çok konuda kullanılabilir:
- Fobiler ve anksiyete bozuklukları
- Depresyonun bazı türleri
- Stresle başa çıkma.
- Sigara bırakma.
- Kronik ağrıların hafifletilmesi.
- Sosyal fobi.
- Kilo problemi ve yeme bozuklukları.
- Kendine güvenin artırılması ve özsaygının geliştirilmesi.
- Travma sonrası stres bozukluğu (TSSB) ve diğer travma sonrası semptomların tedavisi.
Hipnoterapi Nasıl Yapılır?
Hipnoterapi süreci, çeşitli indüksiyonlar yardımıyla yüksek odaklı bir farkındalık durumuna girmekle başlar. Kişide hipnotik zihin durumu oluşturulduktan sonra telkinler ve terapötik egzersizler içeren hipnoterapi teknikleri uygulanır. Hipnoterapi sırasında genellikle kendinizi çok gevşemiş hissedersiniz. Dikkat ve odaklanma kapasitesi üst düzeye ulaşır. Böylece problemin ana hatlarını oluşturan bilinç dışı bileşenleri yeniden çerçevelemek mümkün olur. Terapi amaçlı olan bu süreç genellikle aşılmak istenen sorunla ilgili klinik akademik alt yapısı da olan bir uzman hipnoterapist desteği ile yürütülür.
Hipnoterapi İçin Kaç Seans Gerekir?
Psikoloji alanındaki terapilerin tam olarak kaç seans süreceği ile ilgili önceden herhangi bir kesin seans sayısı belirlemek mümkün değildir. Hipnoterapi tek seansta çözüm sunan bir yöntem zannedilse de aslında tüm terapi yöntemleri gibi hipnoterapi de bir süreç gerektirir. Süreç ve seans sayısı kişiden kişiye göre değişebilmekle beraber komplike olmayan bazı basit konularda sadece birkaç seansta sonuç almak da mümkün olabilmektedir.
Herkesin ihtiyaçları, probleminin bileşenleri, hipnoterapiyle etkileşim kalitesi ve terapi hedefleri farklıdır. Bazı kişiler konuya da bağlı olarak birkaç seansta belirgin bir ilerleme gösterirken, diğer bir kişi için süreç belki birkaç hafta, hatta birkaç ay da sürebilir. Bir çok konu için ortalama 6 ila 12 seans hipnoterapi yeterli olabilmektedir. Sigara bırakma, uçak fobisi vb. bazı temel konularda 2 ila 5-6 seans arası da yeterli olabilmektedir.
Kimler Hipnoz Tedavisi uygular?
Hipnoterapi, Klinik Psikologlar, Psikiyatrist Hekimler veya diğer uzman hekimler tarafından uygulanır. Çeşitli sorunları gidermek, istenmeyen davranışları değiştirmek veya bir hastalığın semptomlarını hafifletmek amacıyla kullanılabilir.
Hipnoterapi Tehlikeli midir?
Hipnoterapi, uygun konularda ve eğitimli bir profesyonel tarafından yapıldığı sürece çok güvenli bir yöntemdir. Ancak psikoz, bipolar bozukluk, özellikle manik episodlar ve bireyin gerçeği değerlendirme yetisi deforme olmuş olan ciddi ruh hastalıklarında hipnoterapi uygulanması uygun değildir.
Herkes Hipnotize Olabilir mi?
Evet; kendisi de istiyorsa hemen hemen herkes hipnotize olabilir. Hipnoterapi nedir diye merak eden ve hipnoterapi desteği almak isteyen (Ancak psikotik bir rahatsızlığı olmayan) herkes hipnotize olabilir. Yani akli melekeleri yerinde olan herkes, kendisi de istiyorsa hipnoterapi alabilir.
Bazı insanlar hızla ve kolayca hipnotik hale girebilirken, bazıları daha dirençli olabilir. Kolayca ve hızla hipnotize olabilenlerin zayıf zihinli insanlar olduğu sanılsa da, aslında bunun tam tersi geçerlidir. Daha zeki, ve yaratıcı zekası daha güçlü olan insanlar diğerlerinden çok daha hızlı bir şekilde terapötik derinliğe ulaşırlar.
Hipnoterapi her kişi için farklı bir süreç gerektirir. Hipnoterapi tedavisi için uygun özelliklerde olup olmadığınıza, uzmanınız karar verecektir. Hipnoterapist, problemin bileşenleri arasında hipnoterapi metodu için uygun olmayan unsurlar görürse kişiyi önce bir psikiyatrist hekime yönlendirebilir veya hipnoterapi yerine Bilişsel Davranışçı Terapi gibi başka bir terapi modeli uygulamayı seçebilir. Uzmanınız, probleminizin hipnoterapi için uygun olmadığını söylerse ısrarcı olmayınız.
Hipnoterapide Başarı Şansı Nedir?
Hipnoterapi herkeste ve her konuda %100 sonuç veren bir sihirli değnek gibi görülmemelidir. Bazı konularda birincil yöntem olarak kullanılabilirken bazı konularda tamamlayıcı tedavi olarak kullanılır.
Hipnoterapinin başarı şansı bir çok faktöre bağlıdır. Dünyada hiçbir terapi yöntemi, hatta fizyolojik hastalıklar için alınan ilaçlar bile %100 garantili bir çözüm vaat edemez. Her kişinin özellikleri ve probleminin doğası farklı olduğu için sonuçlar ve süreç de kişiye özgüdür.
Hipnoterapi tedavilerinin başarılı sonuçları, dünyada birçok bilimsel araştırmayla da desteklenmektedir. Ancak sağladığı fayda oranı elbette kişiden kişiye değişebilir. Bazı kişiler bazı terapi yöntemlerine daha iyi yanıt verebilirken, diğerleri aynı oranda fayda sağlamayabilir. Bu nedenle hipnoterapi yöntemi her derde deva bir sihirli değnek gibi görülmemelidir.
Hipnoterapi Nasıl Bir Histir?
Bazı bireyler hipnoterapi uygulamaları sırasında çok gevşediklerini ama kendilerini hipnozdaymış gibi hissetmediklerini söyleyebilirler. Hipnoterapi hakkında kulaktan dolma yanlış bilgilere sahip olanlar, filmlerde veya internette izledikleri bazı kısa videolarda gördüklerini yanlış yorumlayarak yanlış beklentilere sahip olabilmektedirler.
Hipnoterapi sırasında kişi kendinden geçmez, uyumaz. Tüm söylenenleri hatırlar. Hipnoterapi, bireylerin hipnotistin her dediğini robot gibi yaptığı bir kontrol kaybı hali değildir. Bilakis, normalden çok daha yüksek bir odaklanma ve gönüllü katılımla gerçekleşen doğal ve yüksek performanslı bir zihin durumudur. Hipnoterapi nedir diye merak ediyorsanız, öncelikle bunun bir “kendinden geçme hali olmadığını” bilmeniz önemlidir. Hipnoterapi öncesinde hipnoz hakkında doğru bilgiler ile donatılan bireylerin bu terapiden fayda görme şansı daha yüksek olur. Her bireyin deneyimi, hissiyatı, ulaştığı sonuçlar ve terapi süreçleri kendine özgü olur.
Hipnoterapi ile İlgili Sık Sorulan Sorular
Hipnoterapinin olumsuz bir yan etkisi yoktur. Ancak, mani, majör depresyon, psikozlar gibi bazı ruhsal sorunlarda hipnoterapi kullanılmamalıdır.
Hipnoterapide, bazen bilinçli çabayla hatırlanmayan veya bilinçdışı olarak unutulmuş anılar veya duygular ortaya çıkabilir. Bu da aslında kişinin daha derin bir düzeyde kendini keşfetmesini sağlayabilir. Ancak her hipnoterapi, “haydi çocukluğuna inelim” gibi bir yaklaşım içermez. Bir çok seansta danışanın hipnoz sırasında konuşmasına bile gerek olmaz. Psikanalitik yaklaşımlı, keşif içerikli seanslar dışında, hipnoz sırasında danışanın soru-cevap gibi bir etkileşime girmesine gerek olmaz. Hipnoz, filmlerde görüldüğü gibi bir şey değildir.
Hipnoterapi, akli dengesi yerinde olan herkes için uygundur ama elbette ki uygun olmayan durumlar da vardır. Örneğin; şizofreni, majör depresyon, epilepsi, bipolar bozukluk (mani evresinde) veya psikotik bozuklukları olan kişilerde hipnoterapi uygulanması doğru değildir. Probleminize hipnozun uygun olmadığı başka bileşenler de eşlik ediyorsa, hipnoz uygulanmaz. Hipnoz için uygun olup olmadığınıza sizinle detaylı görüşme yaptıktan sonra psikoloğunuz veya psikiyatristiniz karar verecektir.
Hayır, hipnoterapi bir çok konuda ilaç tedavisi yerine geçemez. Farmakolojik tedavi gerektiren konularda hipnoterapi bir alternatif yöntem olarak görülemez. Ancak, bazı durumlarda hipnoterapi, ilaç tedavisiyle birlikte tamamlayıcı terapi olarak kullanılabilir. Bazı durumlarda ise ilaca gerek olmadan tek başına birincil yöntem olarak kullanılabilir. Buna psikoloğunuz/psikiyatristiniz karar verecektir.
Hipnoterapinin süresi, bireysel ihtiyaçlara ve terapi alan kişinin durumuna bağlı olarak değişir. Birkaç seans veya daha fazla seans gerekebilir. Önceden herhangi bir seans sayısı öngörülemez. Kişiden kişiye ve konudan konuya göre farklı seans sayılarına ihtiyaç duyulabilir. Standart bir seans sayısı söylemek gerçekçi bir söylem olmaz.