Bilinçaltı temizliği nedir ve nasıl yapılır diye merak edenler için öncelikle şunu belirtmekte fayda var: Öyle bahar temizliği yapar gibi bilinçaltında temizlik yapmak diye bir şey yoktur. Keşke tüm sorunlarımızı basit bir temizlikle çözen bir sihirli değnek olsaydı. Bilinçaltında temizlik yapmaktan bahsedeceksek, bilinçaltı yıkama gibi algılanan bu tür kavramların bağlamını doğru anlamamız önemlidir. Bu yazıda bilinçaltı temizliği nasıl yapılır sorusunu cevaplamanın yanı sıra bilinçaltını temizlemek kavramı ile ilgili doğru sanılan yanlışları da mercek altına alıyoruz.
İçindekiler
Bilinçaltı Temizliği Nedir?
Bilinçaltı temizliği, bir dizi farklı psikoterapi yöntemi içinde kullanılan ve genellikle kişisel gelişim, stres yönetimi, duygusal sorunlarla baş etme mekanizmalarını güçlendirme ve daha bir çok alanda fayda sağlayan bir uygulamadır. Günümüzde bu kavram popüler hale gelmiş olsa da aslında bilinçaltı temizliği adı verilen spesifik bir uygulama yoktur.
Bilinçaltı terapileri, tek başına ciddi psikolojik rahatsızlıkların tedavisi için yeterli olmaz. Bu nedenle, herhangi bir ciddi psikolojik sorunla ilgili sadece profesyonel bir sağlık uzmanından yardım almak gerekir. Bu kavramı suiistimal eden bilinçaltı temizlikçileri, her türlü uygulamayı bilimsel bir dayanağı olmadığı halde bilinçaltı temizliği olarak adlandıkları için, bu kavram günümüzde aslında içi boşaltılmış, bilimsellikten uzak bir kavram haline gelmiştir.
Ulaşmak istediğiniz bir hedef konusunda bir uzmandan bilinçaltı düzeyinde destek almak istediğinizde, “Ben bilinçaltı temizliği terapisi yaptırmak istiyorum” demeyin. Aşmak istediğiniz probleminizi net olarak tanımlayın ki o konuda verimli bir çalışma yapabilesiniz. Değiştirmek istediğiniz hissiyatı ya da davranışı net olarak belirtin. Kısacası, ulaşmak istediğiniz hedefi net olarak söyleyin. Probleminizi aşmanız için gerekli olan yöntemi ve terapi modelini, terapistiniz seçecektir.
Unutmayın ki bahar temizliği yapar gibi zihnimizi temizletmek diye bir şey yoktur. Bilincin altı üstü olmadığı gibi, orada temizlenecek veya silinecek şeyler de yoktur. “Yeni bilinçaltı ilişkilendirmeleri oluşturarak algıyı ve hissedileni değiştirmek, dirençleri kırmak, yeni hedeflere programlamak, olumsuz bir algıyı olumlu ile değiştirmek, onu yeniden hedefe odaklamak ve hedefe yönelik yeniden programlamak” vardır.
Bilinçaltı ile ilgili terapi uygulamalarından bahsedilecekse, bunu spesifik bir hedef çerçevesinde yapılan bir motivasyon çalışması olarak betimlemek belki anlamlı bir söylem olabilir. Zihninizde bir temizlik yapmak istiyorsanız, tam olarak neyi ve neden temizlemek istediğiniz konusunda net olmanız gerekir. Kendinizde veya hayatınızda değiştirmek istediğiniz şeye net olarak karar vermeniz gerekiyor ki o konuda bir değişim ve gelişim çalışması yapabilesiniz.
Bilinçaltı Temizliği ile Anıları Hafızadan Silmek Mümkün mü?
Bu tür kavramları bir bilgi ya da bir yaşantıyı hafızanızdan sildirmek gibi algılamamalısınız. Öyle bir silgi henüz keşfedilmemiştir. Ancak bilinç dışınızdaki bir kayıttan kaynaklanan herhangi bir algıyı değiştirerek, geçmiş yaşantıların işlevselliğinizi olumsuz etkileyen unsurlarını yeniden çerçevelemek mümkündür. Bu da profesyonel bir terapi sürecine girmekle mümkün olur. Böylece otomatik tepkiler, hisler, ve olumsuz davranış modellerinizin bilinç dışı düzeyde yeniden çerçevelenmesi mümkün olabilir.
Bu makalenin sonunda size kendi bilinç dışı süreçlerinizi yeniden çerçeveleme çalışmalarınızı kendinizin yapabilmesi için öğrenebileceğiniz bazı teknikleri detaylıca izah edeceğim. Bilinç ve bilinç dışı mekanizmalarımızın nasıl çalıştığı konusuna hakim olmazsak, kavram kargaşası içinde hayatımızda değişim yaratmak konusunda hep bir adım geriden geliriz.
Örneğin aşk acısı çeken biri bilinçaltı temizlik uygulaması yaptırarak o kişiyi sanki hiç tanımamış gibi bilinçaltından sildiremez. Ancak o ayrılıkla ilgili duygu ve algıları değiştirmek mümkündür.
Bilinçaltı kayıtları yeniden çerçevelendiğinde, otomatik davranışların, hislerin ve bilinç dışı tepkilerin değişmesi mümkündür. Kısacası; herhangi bir bilinçaltı kaydını hipnozla da silemezsiniz, başka bir uygulamayla da. Ancak yeni kayıtlarla veya eski kaydın revize edilmesiyle davranış ve his değişikliği oluşturmak mümkündür. Silmek veya temizlemek diye bir şey yoktur.
Zannedildiği türde bir “silme işlemi” ancak demans ve alzheimer gibi bazı organik hastalıklar yaşayan kişilerde görülür. Bu da zaten bilinçaltı kaydının silinmesi değildir. Bu, organik/fizyolojik/biyolojik bir rahatsızlıktır. Bu tür organik rahatsızlıkları olan kişilerde hafıza kaybı olur, ki bu da zaten bir tıbbi bir hastalık olduğu için neyi silip neyi silmeyeceği de kişinin kontrolü altında değildir.
Bilinçaltının işlevini ve nasıl çalıştığını bilirseniz, bilinçaltı terapilerinden beklentilerinizi daha gerçekçi bir çerçevede tutabilirsiniz. Böylece hangi tekniğin sizi hedefinize ulaşma konusunda destekleyebileceğini daha iyi anlayabilirsiniz.
Gerçek Bir Değişimin İlk Adımı; Net Hedefler Belirlemek
Öncelikle kendinizde değiştirmek istediğiniz şeyin/hissin ne olduğunu, ve neden buna ihtiyaç duyduğunuzu net olarak tanımlamak için kendinize bazı sorular sorabilirsiniz. Mesela; “Neden bilinçaltımı temizletmek istiyorum? Kendimde aslında neyi değiştirmek istiyorum? Hislerimi mi? Mutsuz muyum? Özgüven eksikliği olduğunu mu düşünüyorum? Hayatta beni geri tutan şeyler olduğunu mu düşünüyorum? Peki ne konuda ilerleyemediğimi düşünüyorum? Aşk mı? Para mı? Kariyer mi? Hayatımda neyin değişmesini umuyorum?” ve bunlar gibi bir çok soruyu kendinize sorarak, hedefinizi ve aşmak istediğiniz problemi net olarak tanımlayabilirsiniz.
Problemi veya hedefi net olarak tanımlamalısınız ki bilinçaltınızda (bilinç dışınızda) ne gibi bir değişime veya gelişime ihtiyaç duyduğunuz konusunda bir fikir sahibi olabilesiniz.
Terapi Hedefleri Net Olmalıdır
Şu an nerede olduğunuzu bilmezseniz, nereye gitmek istediğinizi de bilemezsiniz. Nereye gitmek istediğinizi de bilmezseniz de vardığınızda fark etmezsiniz. Dolayısıyla, yola çıktığınız noktayı ve varmak istediğiniz noktayı net olarak tanımlayabilmeniz gerekiyor ki oraya vardığınızda bunu fark edin. Böylece vardığınız noktada yeni bir hedef belirleyerek adım adım nihai hedefinize ulaşmanız mümkün olabilir. Net bir hedef belirlemeden yapılan terapi girişimleri, boşa zaman kaybıdır.
Değişim hedefinizi net olarak ifade etmek için önce bir kağıt kalem alın, kendinizde değiştirmek istediğiniz hisleri, davranışları, ulaşmak istediğiniz hedeflerinizi, amaçlarınızı bir listeleyin. Net ve objektif olun. Mesela listenize “Daha zengin olmak istiyorum” yazmayın. Bu net bir hedef değildir. Çünkü örneğin cebinizde 100 TL paranız varsa, cebinizde 110 TL’niz olduğunda daha zengin olmuş olursunuz öyle değil mi? Bilinçaltınız da hedefinize ulaştığınızı düşünür. Zira üç dakika öncesine göre 10 TL daha zenginsiniz. Yani bilinçaltına net hedefler göstermek için önce sizin hedeflerinizi net olarak tanımlamanız ve belirlemeniz gerekir.
Bilinçaltı Nasıl Çalışır?
Aşağıdaki videoyu izlerseniz hem konuyu çok iyi anlayacak, hem de kendi davranış modelinizin sebepleri hakkında da farkındalık ve iç görü kazanacaksınız. Neyi neden yaptığınızı çok daha iyi anlayacaksınız. Böylece bazı problemlerinizin neden oluştuğu, kaynağının ne olabileceği ve ne şekilde oluşmuş olabileceği hakkında da yeni bir bakış açısı kazanacaksınız.
Değişim ve dönüşüm yöntemlerinden biri olan hipnoz hakkında doğru bildiğiniz yanlışları anlamak ve daha detaylı bilgi için “Hipnoz Nedir” konusundaki makaleyi de inceleyebilirsiniz.
Hangi Durumlarda Bir Uzmana Başvurmalı?
Bilinçaltı programlama ile ilgili en temel yöntem elbette ki hipnozdur. Kendi kendinize uygulayabileceğiniz bazı terapötik olmayan kendi kendine yardım yöntemler de hedeflere ulaşma konusunda yardımcı olabilir. Ancak klinik konulardaki sorunlarınızı aşmak için bir uzman ruh sağlığı uzmanına başvurmanız daha akıllıca olur.
Bilinçaltı terapileri aklınıza gelebilecek her konuda etkili olmaz. Çünkü bazı konularda kendi kendinize değil, bir uzmandan destek almanız gerekir. Hatta bazı konularda bir psikiyatriste veya ilgili hekime başvurmak, en doğrusu olacaktır çünkü bazı sorunların temelinde organik rahatsızlıklar olabilir.
Örneğin; ağır depresyonda olan bir kişinin depresyondan kurtulmak için kendi kendine otohipnoz çalışması yapması hiçbir işe yaramamakla beraber tam tersine, oto hipnoz ile kişi kendini daha depresif bir duruma sokabilir. Çünkü otohipnoz dediğimiz uygulama, kişinin kendi kendini hipnotik zihin durumuna alarak zihninde bazı pozitif imgelemeler yapması ve/veya bilinçaltına bazı pozitif telkinleri ulaştırması ilkesine dayanır. Oysa depresyonda olan biri kendini otohipnoza aldığında, yani kendinde hipnotik zihin durumunu oluşturduğunda (ki depresyondaki kişiler zaten daima hipnozdadır ve telkine çok açıktır), bu zihin durumundayken pozitif imgeler hayal etmesi çok zordur.
Depresyondaki bireyler pozitif hayaller kurmaya çalışsa da zihninde hep olumsuz düşünceler, umutsuzluk, çaresizlik, depresif düşünceler ve imajlar oluşur. Bu durumda kişi kendini pozitif yerine daha çok negatif telkinlerle beslemiş olur. Bu yüzden, ağır depresyondan muzdarip bir kişi kendi kendine oto hipnoz yapmamalıdır. Mutlaka önce bir hekime başvurmalıdır.
Ayrıca ağır depresyon geçiren kişiye bir hipnoterapistin hipnoz yapması da uygun değildir. Hipnoz ağır depresyonda uygulanmamalıdır ama “hafif depresyon” konusunda, -doktorun da izni alınmak şartıyla- bir tamamlayıcı terapi olarak tedavi sürecine eşlik edebilir. Tıbbi konularda hipnoz tek başına bir alternatif tedavi yöntemi olarak görülmemelidir.
Bilinçaltı Temizliği Yöntemleri Nelerdir
En popüler bazı bilinçaltı kodlama tekniklerinden bazıları şunlardır:
- Otohipnoz
- Zihinsel Banka Tekniği
- Hipnozla bilinçaltı temizliği
- EFT (Duygusal Özgürleşme Tekniği)
OtoHipnoz Tekniği
Hedeflere ulaşma konusunda oto hipnoz da çok etkili bir uygulamadır. Bilinçaltı, hipnoz altında deneyimlediği şeyle gerçek hayattaki deneyimleri ayıramaz. Bir hard disk gibi, kayıtlarına hangi program yüklenmişse o programı çalıştırır.
Bilinçaltımıza çocukluğumuzdan beri yüklenen programların oluşturduğu şemaların bazıları hayatımıza pozitif katkı sağlar. Bazıları ise aslında hiç ihtiyacımız olmayan ve değiştirmek istediğimiz şemalardır. Zihnimiz bir simülatör gibidir. Kayıtlı olan programı simüle eder.
Hipnoz altında zihninizi bir simülatör olarak kullandığınızda, bilinçaltınız sizi üstünde çalıştığınız hedeflerinize ulaştırmak üzere yeni programlamayı kayıtlarına alır. Adeta bir oto pilot gibi sizi hedefinize mutlaka ulaştırır. Hedefinize yönelik bu tür bilinçaltı kodlama çalışmaları yapmak zaten bir tür bilinçaltı temizliğidir. Ancak bu aslında bir temizlik değil, terapidir. Kendi kendine hipnoz teknikleri ile kritik zihni devreden çıkarmak suretiyle, zihninize yeni programlar yükleyebilirsiniz. Eski bilinçaltı kodlarınızdan daha baskın yeni kayıtlar oluşturarak, eski bilinçaltı kodları etkisiz hale getirebilirsiniz.
Hayatınızda hiçbir şey zor olmak zorunda değil. Düzenli olarak oto hipnoza kısa bir vakit ayırmakla hayatınızın kontrolünü tamamen kendi ellerinize alabilirsiniz.
Bir çok oto hipnoz tekniği vardır. Bu tekniklerden kendinize uygun herhangi birini öğrenip uygulayabilirsiniz. Bunun için internetteki bilgi kirliliğine başvurmaktan ziyade bir uzmandan gerçek bir oto hipnoz eğitimi almanız size daha yardımcı olabilir. Gerçek oto hipnozu doğru öğrenmeniz için dikkat etmeniz gereken şey, bunu internet sitelerinde bulduğunuz yazılardan öğrenmeye çalışmak yerine bir hipnoterapiste başvurarak öğrenmenizdir. Zira internette oto hipnoz konusunda çok bilgi kirliliği olduğunu görüyoruz. Her teknik herkes için uygun değildir. Sizin için en uygun yöntemleri öğrenmek için oto hipnoz eğitimi alabilirsiniz.
Zihinsel Banka ile Bilinçaltını Hedeflere Programlama Tekniği
Başka bir bilinçaltı kodlama yöntemi de “Zihinsel Banka” tekniğidir. Zihinsel Banka, hipnoz içermeyen bir yöntemdir. Hedeflere ulaşma ve bolluk bilinci oluşturma konusunda çok etkili bir uygulamadır. Kişinin kendi kendine günde 5 dakikasını ayırarak yapabildiği, pratik bir egzersizdir.
Zihinsel Banka uygulaması, özellikle bolluk bilinci oluşturma ve maddi refahı arttırma konusundaki bilinç dışı dirençlerini ortadan kaldırma konusunda çok etkilidir. Ayrıca akademik başarı, kariyer başarısı, ilişkiler, kilo verme ve benzeri bir çok konuda bilinçaltı dirençleri kırmanıza yardımcı olur. Hayatınızda majör pozitif değişimler oluşturmak konusunda çok etkili bir uygulamadır.
Bireysel Hipnoz
Zihnimizi hedeflerimize yeniden programlamamız konusunda Hipnoz da en etkili yöntemlerden biridir. Bilinçaltı temizleme deyince akla ilk gelen uygulama aslında hipnozdur. Hipnoz da tüm terapi uygulamaları gibi, “net bir hedef” doğrultusunda yapılır.
Yıllardır sizinle olan bir problemi sadece 1-2 hipnoterapi seansıyla gidermeyi ummak elbette gerçekçi bir beklenti olmaz. Hipnoz bir sihirli değnek değildir, bir terapi modelidir. Bu nedenle her birey, probleminin niteliğine göre kendi hızında gelişim gösterir. Aynı konu için terapi alan iki kişiden biri 3-4 seansa ihtiyaç duyarken, bir başka kişi 7-8 seansa ihtiyaç duyabilir. Bilinçaltı temizliği diye adlandırılan uygulamaların çoğu aslında hipnoz desteğiyle yapılan psikoterapi çalışmalarıdır.
Bilinçaltı bizim düşmanımız değildir. Hayatınızda şimdiye kadar olup biten bir çok güzel şey de zihninizdeki bu program sayesinde olmuştur. Bu nedenle zihninizin o olağanüstü gücünü kendi yararınıza kullanmak için ona hedefi tanımlamak gerekir. Hedefe programlamak gerekir. Bilinç dışı ile ilgili çalışmalarla yaşam senaryonuzu değiştirebilirsiniz. Kendinize en yakın hissettiğiniz yöntemleri uygulayarak bilinçaltınızda yeni bir yaşam senaryosu oluşturmak için zihninizi yeniden programlayabilirsiniz.
EFT (Emotional Freedom Technique)
Yukarıda belirttiğim yöntemler, artık size hizmet etmeyen eski bilinçaltı kayıtlarınızı yeniden modellemek için işinize yarayabilecek tekniklerden bazılarıdır. Kullanışlı ve pratik bulduğum bu tekniklerin yanı sıra EFT (Emotional Freedom Technique) dediğimiz Duygusal Özgürleşme Tekniği de bilinçaltı temizliği olarak nitelendirilen çalışmalar konusunda etkili bir uygulamadır. Ancak yine de buna bilinçaltı temizliği demek yerine bir “kendi kendine yardım tekniği” demek daha doğru olur.
Bu tekniği bir bilinçaltı temizliği uygulaması kategorisinde görmesem de duygularla ilgili oldukça hızlı değişim sağlayabilen etkili bir tekniktir. (Örneğin; stres, öfke, korku, endişe, sigara bırakma, üzüntü, suçluluk, güvensizlik, nefret, kıskançlık, öz güven, terk edilme, bazı kaygılar, fobiler, aşk acısı gibi konularda kullanılabilir.) Vücudumuzdaki bazı akupunktur noktalarına parmaklarınızla minik vuruşlar yaparak uygulanan bu uygulama, hem fizyolojik hem duygularla ilgili birçok konuda şaşırtıcı sonuçlar vermektedir. Bu yöntem de kişinin kendi kendine uygulayabildiği ve çok kolay öğrenebileceğiniz bir tekniktir. Sigara bırakma yolları arasında sayılabilecek olan bir “kendi kendine yardım” metodu olarak da çok etkilidir.
Sınırlayıcı tutum ve inançlarınızı değiştirmeyi başarıncaya kadar bu uygulamaların birini veya birkaçını bir arada kullanarak hayatınızın birçok alanında değişim ve dönüşüm gerçekleştirebilirsiniz. Eski bilinç dışı programlarınızı yenisiyle değiştirmek için çalışmalar yapmak, kişisel refah yolculuğunuzda temel bir adımdır.
Herhangi bir konuda hipnoz desteği almak isterseniz, “bilinçaltı temizliği yaptırmak istiyorum” demek yerine sadece destek almak istediğiniz konuyu belirtmeniz daha iyi olur.
Bilinçaltı İnançlarımız ve Kalıplar
Bilinçaltı inançlar genellikle çocukluk deneyimlerimiz, etrafımızdaki insanların tutumları ve toplum tarafından bize öğretilen değerler tarafından oluşturulur.
0-7 yaş arası dönem beyin gelişimimizin hızla gerçekleştiği ve yaşamımızın temelinin oluşturulduğu bir dönemdir. Bu dönemde yaşadığımız deneyimler, bilinçaltı inançlarımızı şekillendiren temel faktörlerdir. Örneğin, ebeveynlerinden yeterince sevgi ve ilgi görmeyen bir çocuk, sevgiye layık olmadığı inancını geliştirebilir.
Ayrıca, çocukluk döneminde öğrenilen toplumsal normlar ve değerler de bilinçaltı inançlarımızı şekillendirebilir. Örneğin, bir çocuk ailesinde veya toplumunda başarının çok değer verildiğini gördüğünde, başarılı olmadan mutlu olamayacaklarına inanabilir.
Dahası, etrafımızdaki insanların davranışları da bilinçaltı inançlarımızı etkileyebilir. Örneğin, bir çocuğun annesi sürekli olarak diyet yapma ve kilo vermenin gerekli olduğundan bahsederse, çocuk, kilo vermeden mutlu olamayacaklarına inanabilir.
Sonuç olarak, bilinçaltı inançlarımız çocukluk deneyimlerimiz, sosyal normlar ve değerler, çevremizdeki insanların davranışları ve aldığımız öğretiler tarafından oluşturulur. Bu inançlar bazen farkında olmadan hayatımızın birçok yönünü etkiler ve davranışlarımızı belirler.
Bize ulaşan ve bilinçaltımızda yerleşen mesajlara bilinçaltı inançlar diyoruz. Bilinçaltı inançlarımız (kalıplar) olumlu veya olumsuz olabilir. Bilinçaltı inançlarımızın (kalıpların) bizi etkilemek için mantıklı veya makul olması gerekmez. Her birimizin yüzlerce bu tür kalıbı vardır. Bu kalıplar bize bazı yetenekler sağlayabilir, ancak hayatta başarımızı engelleyebilecek engeller de yaratabilir.
Bilinçaltı İnançlarımız Nasıl Oluşur?
Bilinçaltı inançlarınız; işittiğiniz, gördüğünüz, hissettiğiniz bir duygu ya da okuduğunuz bir şey nedeniyle oluşabilir. Örnek vermek gerekirse:
İşitsel:
- “Büyüdüğünde Ali Amca kadar kilolu olacaksın.”
- “Çizim konusunda doğal bir yeteneğin var gibi görünüyor.”
- “Ayşe Teyze on iki yaşına kadar yatağını ıslatırdı.”
- “Bu şirkette sahip olduğum en sadık çalışansın.”
Görsel:
- Bir akrabanın hastanede ölümünü görmek…
- Babanın annene şiddet uyguladığını görmek…
- İnsanların birilerini iyi bir şey yaptığı için övmesini görmek.
- Bir katilin bodrumda saklandığı bir filmi izlemek.
- Ebeveynlerinizin size yüksek notlarla dolu bir karne gösterdiklerinde yüzlerindeki sevinci ve gururu görmek.
Hisler:
- Diğer insanlar kadar zeki olmadığınıza inanma hissi.
- Başarılı olmak için doğmuş gibi hissetme.
- İyi şeyler yaşamaya değer olmadığınıza inanma hissi.
- Gelecekte çok mutlu bir evliliğe sahip olacağınıza yönelik hisler.
Okuduklarımız:
- Dört evlilikten üçünün boşanmayla sonuçlandığını okumak.
- Piyasada daha fazla iş fırsatı olduğunu okumak.
- Ekonominin kötü durumunu okumak.
- Solakların sağlaklardan daha zeki olduğunu okumak.
Bilinçaltı İnançlar Hangi Koşullarda Oluşur?
Bir bilinçaltı inancı “korkulu bir an” sırasında oluşma olasılığı yüksektir. Fobiler, bu duruma örnektir. Stresli zamanlar da bilinçaltı inançların oluşumu için uygun zamanlardır.
Korkutucu bir anı yaşadığımızda, zihnimiz o an korku içinde olduğu için “cevap” veya “tavsiye” arayışındadır. Korku ve şok anları, tavsiyelere ve telkinlere en açık olduğumuz anlardandır. Örneğin, küçükken kardeşiniz bir duvar köşesinin arkasına gizlenip siz köşeyi dönerken birden elindeki minik kedi yavrusunu size doğru tutarak sizi korkuttuğunda, kedi fobinizin bilinçaltınıza kaydedildiği muhtemel an, işte o an olabilir.
Büyük bir sevinç veya üzüntü yaşadığımızda, bilinçaltı zihnimiz gördüğümüz, hissettiğimiz veya duyduğumuz şeylere çok daha açıktır. Bilinçaltı inançlar illa kötü anıların sonucunda oluşmaz. Sizi siz yapan harika özellikleriniz de geçmişte olumlu deneyimlerle oluşan olumlu bilinçaltı inançlarımızın ürünüdür.
Zamanında duygusal durumumuzdan bağımsız olarak, bir şeyi birçok kez tekrarlamak veya sürekli tekrarlanan bir şeye maruz kalmak da çoğu zaman kişide bir “kalıp veya bilinçaltı inanç” oluşturabilir. Bu “tekrar”, içsel veya dışsal olabilir. Kendi kendinize tekrarlıyor olabilirsiniz veya dışarıdan sürekli tekrarlanan bir uyarıcıya maruz kalmış olabilirsiniz. Çok tekrar da bir “kalıp/inanç” oluşturma konusunda etkili olur.
Daha önce de belirttiğimiz gibi, bilinçli zihnimiz aynı anda sadece bir görevi yerine getirebilir… Stresli zamanlarda, bu bölümümüz olumsuz düşünceleri bloke etmede çok başarılı değildir.
Bilinçaltı Kalıplar Nelerdir?
Bilinçaltında yerleşik olan ve genellikle tekrarlayan otomatik düşünce kalıplarıdır. Bu kalıplar çoğunlukla bilincimizin farkında olmadan hayatımızı, düşüncelerimizi, davranışlarımızı ve duygusal tepkilerimizi etkiler.
Birkaç örnek vermek gerekirse:
Kendi kendine konuşma kalıpları: Sürekli olarak kendimiz hakkında tekrar eden düşüncelerdir. Örneğin, “Asla başarılı olamam,” “Her zaman kaybeden ben olurum,” “Fikirlerim önemli değil” gibi düşünceler bilinçaltı kalıpları olabilir.
İlişki kalıpları: Başkalarıyla ilişkilerimizi etkileyen düşüncelerdir. Örneğin; “Herkes beni kullanmaya çalışıyor,” “Kimseye güvenmiyorum,” “Asla sevgi dolu bir ilişkim olamaz” gibi düşünceler ilişki kalıpları olabilir.
Korku kalıpları: Belirli durumlarla ilgili korkularımızı etkileyen düşüncelerdir. Örneğin; “Asansörde mahsur kalacağım”, “Önemli bir sunum yaparken rezil olacağım”, “Uçak yolculuğunda kaza olacak” gibi düşünceler, korku kalıplarımız olabilir.
Başarı kalıpları: Bu kalıplar, başarıya ulaşmakla ilgili düşüncelerimizi etkiler. Örneğin, “Ben her zaman başarılı olurum”, “Başarılı olmak için çalışmam gerekmez, sadece şanslı olmam yeterli”, “Başarısızlık benim için kabul edilemez” gibi düşünceler, başarı kalıplarımız olabilir.
Bilinç dışı şemalarımız hayatımızı etkiler ve davranışlarımızı organize eder. Bunun farkında olmak ve bu kalıpları değiştirmeye çalışmak, hayatımızdaki olumsuzlukları azaltabilir ve daha olumlu bir yaşam tarzı benimsememize yardımcı olabilir.